Burada namazlar çok farklı. Vakit namazlarında farzı kıldıktan hemen sonra, sünneti kılmadan cenaze namazına duruyoruz. Her vakitte mutlaka cenaze oluyor. Bazen birkaç defa kıldığımız oluyor. Yani her vakit ölümü hatırlıyoruz. Ölen insanların kim olduklarını bilmiyorum. Ama çok şanslı insanlar. Cenazeleri Mescidi Nebevi’de on binlerce insan tarafından kılınıyor ve Cenneti Baki’ye defnediliyor. Ölümün güzeli bu olsa gerek. Rabbim bana da ölümün güzelini ve imanlısını nasip et. Âmin.
Peygamber Efendimiz güç yetirenler Medine’de ölsünler buyuruyor. Bu kutsal topraklara gelen her müminin arzusudur buralarda ölebilmek. Özellikle Hac ibadetini yapıp temizlenen insanlar Medine’de ölmeyi arzu ederler. Cenneti Baki’ye defnedilip Peygamber Efendimizin komşusu olmak isterler.
Sabah namazı sonrası Cennet-i Baki ziyaretlerimizde yeni açılan mezar yerlerini görürüz. Milyonlarca hacının geldiği, her gün onlarca cenazenin olduğu düşünüldüğünde Cennet-i Baki çok küçüktür, lakin ana yüreği gibi Baki Mezarlığı da kendini genişletir, her Müslüman kendine burada bir yer bulur.
Burada ülkemizdeki gibi mezar taşlarına isim yazma adetleri yok, mezarların hepsi birbirine benziyor. Eğer yakınınızın mezarını hatırınızda tutamadıysanız bir dahaki gelişinizde bulmanız hayli zor olur. Beyaz kefen içinde kimin olduğu nasıl belirsiz ise bu mezarda yatanlar da belirsiz. Sadece birkaç sahabenin mezarlarının yeri belirli, onların da mezar başlarında isim yok.
Muhammed KURTCEPHE - 20 Aralık 2006 – Medine
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder